Başkanlık Sistemi'nde Olası Yerel Yönetim Biçimi

Ortak Akıl

Özkan Başaran

eni Anayasa Taslağının Meclis’te görüşülmesi devam ediyor. Yaşanan kavgalar Cumhuriyet Rejimi’nin elden gideceği endişelerinden kaynaklanıyor.

CHP Grubu’ndan başka da direnç gösteren yok.

Gizli Oylama Kuralı’nı ihlal girişimlerini elindeki cep telefonuna kaydederek deşifre etmek isteyen CHP Milletvekili Fatma Kaplan’a yapılan fiziki saldırı. Gelinen durumun vahametini özetlemeye yeterli.

Ayrıca bir kadın Milletvekiline fiziki saldırıya kadar cüret edilmesi, Anayasa değişikliği ile ilgili maddelerin oylaması bitene kadar neler yaşanacağının da açık bir göstergesi.

“Ülkemiz çok kritik günlerden geçiyor” şeklindeki klişeleşmiş değerlendirmelerin yetersiz kalacağı günlere doğru hızla ilerliyoruz.

Sistem Değişimi’nin sancılarının hissedilen belirtileri, sadece şiddetli bir depremin öncü sarsıntılarını andırıyor.

Bunlar iyi günlerimiz.

Bundan sonra her yaşayacağımız gün yeni bir krizi tetikleyecek gibi.

Türkiye Siyaseti hiç alışamayacağı bir yol ayırımının başlangıç günlerinde.

İdari yapımızın değişimiyle birlikte siyasi yapımızın da değişeceği su götürmez bir gerçek.

Başkanlık Sistemi’nin Meclis’ten çıkmasından sonra Referandum’da da onay almasıyla neler yayacağımızı tahmin etmek zor değil.

600 Vekillik Yasama Organından oluşacak Parlamento ayrı.

Başkan, Başkan Yardımcıları ve Bakanlar Kurulu’ndan oluşan Yürütme ayrı.

Ama bu organların seçimleri aynı gün yapılacak.

2 Partili bir siyasi yapıdan söz ediliyor.

AKP ve MHP’nin birleşik listelerden gireceği bir seçimi yaşayacağımız öngörülüyor.

Daha açıkça bir anlatımla bir tarafta AKP Listeleri’nden seçime giren bir MHP, Öte yanda CHP.

Nasıl bir siyasi tablonun çıkacağını bu günden tahmin etmek kolay değil.

Çünkü Ülkemizin içinde bulunduğu ekonomik kriz 2 partinin aynı listelerden seçime girmeleriyle oylarının üst üste toplanacağı anlamına gelmez.

Çünkü siyaset matematik gibi değildir.

Yıllar önce CHP ile SHP birleşmişti.

O Günlerde SHP %22, CHP ise %3’tü.

Yapılan seçimde ikisinin toplan oyu % 13 çıktı.

Her seçimin ayrı bir tablosu vardır.

Öngörüler yapılarken Ülkenin içinde bulunduğu konjonktür iyi değerlendirilmesi gerekir.

Başkanlık sisteminde önümüze gelecek yerel yönetim biçimine kafa yorduğumuzda ise, Büyük Şehirlere eklemlenen Bütün Şehirler Yasası’nın da devreye sokulacağını hesaplamamak mümkün değil.

Bütün Şehirlerden de vazgeçilebilir.

Belki de 61 Vilayete ineceği konuşulan Büyük Şehirlerden oluşan bir yerel yönetim.

Seçilmiş Bölge Valileri’nden oluşan Merkezi Hükümete bağlı Başkanın Temsilcileri.

Belde ve İlçe Belediyeleri’nin yanı sıra İl Genel Meclislerinin ortadan kalkacağını zaten bilmeyen kalmadı.

Bu durumda İlçe Belediye Başkanları yerine Bütün Şehir Meclisi’nden seçilen Belediye Başkanı’nın görevlendireceği bir temsilci olabilir.

Bu öngörüleri Bölgemize uyguladığımızda neler olabileceğini varın siz düşünün.