Edirne’nin Keşan ilçesine bağlı Boztepe, Türkmen, Akçeşme ve Kılıçköy’de yaşayan vatandaşlar büyük bir endişe içinde. Köy halkı, jeotermal enerji ve seracılık faaliyetleri adı altında verimli tarım arazilerinin yok edilmesine karşı çıkıyor. Keşan Kent Konseyi Başkanı Dr. Uğur Özdağlı, bölge halkının bu projeye tepki gösterdiğini ve yetkililerden acil cevap beklediğini belirtti.
Daha Önce Reddedilen Proje Neden Yeniden Gündemde?
Paşada Web Portal Hizmetleri ve Dijital Yayıncılık Ltd. Şti., 18 Temmuz 2023 tarihinde sunduğu jeotermal enerji projesi için büyük tepkiler almış ve ÇED süreci durdurulmuştu. Ancak aynı şirket, 21 Ocak 2025’te tekrar başvuruda bulundu. Peki, geçen sürede ne değişti? Görünen o ki, halkın tepkisine ve bilim insanlarının uyarılarına rağmen proje aynen tekrar gündeme getirildi. Bölge halkı, bu durumun kötü niyetin açık bir göstergesi olduğunu düşünüyor.
Verimli Topraklar Tehlikede!
Boztepe, Türkmen, Akçeşme ve Kılıçköy, Türkiye’nin en verimli tarım arazilerine sahip bölgelerden biri. Burada buğday, arpa, ayçiçeği, mısır, bamya ve karpuz gibi stratejik öneme sahip tarım ürünleri yetiştiriliyor. Ancak planlanan jeotermal enerji projesi, toplamda 5.850 dönümlük bir alanı kapsıyor. Yerin 1000 metre altından çıkarılacak sıcak suyun kullanımıyla seracılık yapılacağı belirtiliyor. Ancak uzmanlar, bu projenin tarım üretimini baltalayacağını ve bölge halkının geçim kaynağını yok edeceğini vurguluyor.
Yetkililer Sessiz: Tarım mı, Rant mı?
Köylüler, bu projenin sadece bir “sera projesi” olmadığını, tarım arazilerinin özel sektöre devredilmesi anlamına geldiğini düşünüyor. Milletvekillerinin ve yetkililerin "sera yapacağız" söyleminin sadece bir aldatmaca olduğunu belirten vatandaşlar, projeyi "rant operasyonu" olarak değerlendiriyor. Bölge halkı, yetkililere "Bu oyunu görmezden mi geleceksiniz?" diye soruyor.
Su Krizi Kapıda!
Bölgedeki su kaynakları zaten sınırlıyken, bu projenin su tüketimini artıracağına dikkat çekiliyor. Boztepe Köyü’nde yaz aylarında içme suyu sıkıntısı yaşanırken, jeotermal sondajlarla çıkarılacak sıcak suyun kullanılması su krizini daha da derinleştirebilir. Üstelik atık suyun nasıl bertaraf edileceği konusunda net bir açıklama bulunmuyor. Jeotermal atık suların tarım arazilerine sızması, toprak yapısını bozarak ekolojik felakete yol açabilir.
Anayasal Haklar Çiğneniyor!
Bölge halkı, bu projenin Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’na aykırı olduğunu belirtiyor. Anayasa’nın 17. maddesi insan hayatının korunmasını öngörürken, 45. madde tarım arazilerinin korunmasını zorunlu kılıyor. 56. madde ise herkesin sağlıklı bir çevrede yaşama hakkını garanti altına alıyor. 169. madde ise doğal varlıkların korunmasını emrediyor. Tüm bu maddeler göz önüne alındığında, projenin yasalarla çeliştiği açıkça görülüyor.
Köylüler Mücadeleye Devam Ediyor!
Boztepe, Türkmen, Akçeşme ve Kılıçköy halkı, tarım topraklarını korumak için mücadeleyi bırakmayacaklarını belirtiyor. "Bu toprak bizim, bu su bizim, bu bereket bizim!" diyen köylüler, yetkililerden adalet bekliyor. "Bir ülke, ancak toprağı varsa yaşar!" diyen vatandaşlar, yetkililerin bu projeye karşı durmasını ve tarım alanlarının korunmasını istiyor.
Sessiz Kalmayın!
Bu proje sadece Boztepe, Türkmen, Akçeşme ve Kılıçköy’ü değil, tüm Trakya’yı etkileyebilir. Eğer bu projeye karşı bugün ses çıkarılmazsa, yarın çok geç olabilir! "Tarım mı, rant mı?" sorusunun cevabı, yetkililerin vereceği kararla belli olacak. Ancak bölge halkı kararlı: "Topraklarımızı, geleceğimizi ve suyumuzu koruyacağız!"
Nizamettin Okutan