OKU/YORUMRahmi SağlıkBen siyasi partiler hakkında fazla yorum yapmak istemiyorum. Fakat bazen öyle konuşmalar ve savunulan çelişkili iddialar ortaya atılınca bizde bazı vatandaşlar gibi düşüncelerimizi aktarmak zorunda kalıyoruz. Aslında bu konuda konuşulacak ve yazılacak o kadar çok şey var ki bunun bir kısmını bile yazmaya zaman ve zemin müsait değildir.Gerçi bunlar halkın önünde konuşuluyor, anlatılıyor. Ama bu konuşmalar ve iddialar insanları hem üzüyor ve hem de geriyor.*****İktidar ve Muhalefet Parti Sözcüleri’nin söyledikleri biraz abartılı olunca vatandaşında güveni azalıyor. Muhalefetin görevi, Muhalefet yapmaktır. Bunu yaparken hem yapıcı ve hem de uyarıcı olmalıdır ki, vatandaşa güven vererek ve kendine iktidar kapısını öyle açmaya çalışmalıdır. Yoksa muhalefetin kıdemlisi olmaya devam edecektir. Benim dikkatimi çeken bazı Muhalefet Sözcüleri ile bazı Televizyon Kanalları’nı mesken edinen açık oturum konuşmacılarını dinlerken merak ediyorum. Acaba bunların savundukları konuların doğru olduğuna kendileri de inanıyor mu? Yoksa bir şeyler söylemiş olmak için mi söylüyor? Rakip kanallarda ise tersi savunuluyor. Onlarda ayrı telden çalıyor! Böylece vatandaşı iyice bunaltıyorlar.*****Birileri Anayasa değişikliğine hayır, idama hayır, referanduma da hayır diyor. Karşı tarafta, hayır diyenlere hayır diyor!.. Ne olacak şimdi? En doğrusu, Cumhuriyetimizin Kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün, “HAKİMİYET KAYITSIZ ŞARTSIZ MİLLETİNDİR” dediğine göre millete gidip soracaksın, Millet ne derse o olusun!*****Ayni konuşmacıların bir bölümü hiddetle; “…Demokrasi, özgürlük, insan hakları hatta Cumhuriyet vs. ortadan kaldırılmak isteniyor. Bunun yerine diktatörlük ve tek adamlık getirilecek, buna kesinlikle meydan vermeyeceğiz!” deniyor. Bunları savunmak ve söylemek çok güzel! Zaten Türk Milleti Demokrasi, Özgürlük ve Cumhuriyet için kanını, canını vermeye hazırdır. Bunu tarih boyunca, Çanakkale de ve en son da 15 Temmuzda göstermiştir.*****Şimdi ben şunu düşünüyorum. 15 Temmuzdaki hain darbe girişiminin hedefi, Cumhuriyeti, Parlamento’yu, Demokrasi’yi, Türk Bayrağı’nı ve kurumları ortadan kaldırıp Türkiye’yi dış güçlere peşkeş çekmek için değil mi idi. Aslında bunu herkes iyi tahlil etmelidir. Eğer darbe girişimi gerçekleşmiş olsaydı bugün leş kargaları ülkemizde uçuşup paylarını almak için boğuşacaktı.*****Bunun önlenmesi için, Sayın Cumhurbaşkanı ve Başbakan başta olmak üzere telefonlarla halkın Demokrasi’ye sahip çıkmak için sokağa inmesi istenmedi mi? Millet darbeyi önlemedi mi? Bütün bunlar ortada iken acaba demokrasiyi kim ortadan kaldıracak? Gözünüzü seveyim sayın konuşmacılar. Eğer 15 Temmuz Darbesi gerçekleşeydi, siz hayatta kalıp böyle ahkam kesecek miydiniz? Yoksa dokunmazlığınız mı olacaktı o zaman? Her gece oturumlarda ve meydanlarda, “demokrasi elden gidiyor!” demek kolay. Fakat gerçekten Cumhuriyeti, Parlamento’yu ve Demokrasi’yi ortadan kaldırmak isteyenlerin hiç mi suçu yok? Önce onları suçlayalım ondan sonra başka suçlu arayalım?*****Bir şeye daha kafam takıldı. Ben kendimi bildim bileli 50 yıldan beri muhalefetler ve bazı yazar, çizerler, AB Üyeliği’ne karşı çıkıyordu! Şimdi ne oldu da bu güne kadar AB’ye karşı olanlar bu defa AB olmazsa olmaz demeye başladılar. Yani AB yanlısı oldular. Şimdi bende birçok vatandaş gibi merak ediyorum, millet nasıl ve kime güvenecek?
Köşe Yazıları
Yayınlanma: 01 Aralık 2016 - 08:47
Demokrasi elden gidiyor mu?
OKU/YORUM Rahmi Sağlık Ben siyasi partiler hakkında fazla yorum yapmak istemiyorum
Köşe Yazıları
01 Aralık 2016 - 08:47
İlginizi Çekebilir