DÖVME, KORKUT!

DOBRA DOBRA

 Mürtezan Bulut

 Eskiler Yahudi’yi dövme korkut derlermiş. Bu deyimin ne manaya geldiğini umarım biliyorsunuzdur. Bu duruma benzer bir durum kısaca Gazete, Televizyon, Radyo dediğimiz medyanın başına gelmiş ve gelmeye devam ediyor. Gazetemi de zora sokacak Demoklesin Kılıcı, OHAL kapsamı altında çıkan bir kararnameye dayalı uygulama gündemde. Resmi İlân Kanunu’nun bazı maddeleri değiştirildi. Boyalı basın dediğimiz gazetelerin en büyük destekçisi olan resmi ilân kanunun düzenlenmesi ile devlet ve yarı resmi kurum ve kuruluşların her türlü yapım, alım, hizmet alımlarının temini usulleri mutlaka resmi ilân yolu ile yapılması mecburidir. Yürürlükte olan kanun hükmüne göre demokrasinin güçlenmesi için medyanın bilhassa yerel medyanın en büyük destekçisi bu kanundur. Medya belli bir sermaye gurubunun, bir partinin veya iktidarın eline geçmesin, tarafsız kalıp demokrasiye katkı sağlasın diye çıkan bu kanunun bazı maddeleri değiştirilmiştir. 5 Ekim 2016 günü ilân edilen değişikliğe göre medya tümüyle iktidar yanlısı yayın yapmaya mecbur kalacak gibi görünüyor. Resmi ilân gelirleri kesilen medya sadece alınacak reklâm gelirleri ile ayakta kalamazlar. Sonuç ya iktidara uyacak ya da kapatıp başka işler yapacaklardır.

* Hüseyin Avni Coş

Bundan 10 sene evvel Kırklareli Valisi olan Sayın Avni Coş’a Lüleburgaz’daki bir gazete o zaman Milletvekili olan şimdiki Belediye Başkanımız M. Siyam Kesimoğlu’ndan alındığı iddia edilen bilgi ile rahmetli Gazeteci Tahir Mayda’ya dayanılarak gazete manşetten “Vali yalan söylüyor” haberini yapmıştı. O gazeteye ertesi gün Maliye ve Sigorta Müfettişleri gitmiş ve gazete 1 hafta içerisinde kendini korumak için el değiştirmişti. Buna rağmen uzun bir süre o gazete Basın İlan Kurumu’ndan resmi ilan alamamış, hak edilmiş ilan gelirleri bile verilmemişti. Böyle bir duruma düşmemek için gazeteler devamlı teftişe hazır hale gelerek durumlarını korumaya devam etmektedirler. Şimdi istediğin kadar kanuni şartların yerinde olsun teftişten bir kusurun çıkmasın eğer FETÖ’cü veya terör destekçi diye soruşturmaya tabi olup savcılığa müracaat edilirse soruşturma bitene, mahkemeler sonuçlanana kadar resmi ilan alınmayacak, verilmeyecek. Resmi ilan alacağın olmasına rağmen bu alacağını da alamayacaktır. Görüldüğü gibi kapatma kararı yok, onun yerine bu kararname düzenlemesi ile medyayı korkutarak sustur ya da iktidara tabi ol, onun sözcüsü ol denilmek mi isteniyor?

Kısaca başlığıma dönersem Yahudi’yi döveceğine korkut daha iyi denir. Bu durum karşısından ben de duruma uyacağım. Hava durumu, yol durumu yazıp CHP’ye MHP’ye ve Belediye’ye vurmaya çalışacağım. Ne Mutlu Türküm Diyene.