* Şiddetin türü, tipi ülkeden ülkeye değişse de, şiddetin mağdurlarının kadınlar ve çocuklar olduğunu belirten Kırklareli Valisi Esengül Civelek, uygulayıcılarının ise erkekler olduğunu söyleyerek; “Uluslararası yükümlülüklerimiz, gerekse ulusal düzeyde gerçekleştirdiğimiz tüm yasal düzenlemelere rağmen dünyanın tüm ülkelerinde olduğu gibi ülkemizde de kadına yönelik şiddet ciddi bir toplumsal sorundur. Şiddet korkusu, kadınları öyle bir baskı altına alıyor ki kadın kimlik sorunu yaşıyor. Kadın kendisine olan öz güvenini kaybediyor, kendisini geliştiremiyor” dedi HABER MERKEZİ“25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele ve Dayanışma Günü” nedeniyle “Kadına Yönelik Şiddetle Mücadeleye Bütüncül Yaklaşım” konulu konferans 24 Kasım 2016 Perşembe günü saat 16.30’da düzenlendi. Cazibe Merkezinde düzenlenen "Kadına Yönelik Şiddetle Mücadeleye Bütüncül Yaklaşım" Konferansı Saygı Duruşu’nda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın konu hakkında hazırladığı videonun izlenmesinin ardından Kırklareli Valisi Esengül Civelek bir konuşma yaptı.* “Kadına yönelik şiddet kabul edilemez bir olay”Kırklareli Valisi Esengül Civelek, yaptığı konuşmasında kadına yönelik şiddetin ciddi bir toplumsal sorun olduğunu söyledi. Kadına yönelik şiddettin kabul edilemez bir olay ve şiddetin tüm insanların ortak sorunu olduğunu belirten Vali Civelek şunları kaydetti:“25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete karşı Uluslararası Mücadele ve Dayanışma Günü . Gerek Uluslararası hükümlülüklerimiz, gerekse ulusal düzeyde gerçekleştirdiğimiz tüm yasal düzenlemelere rağmen tüm Ülkelerde olduğu gibi Ülkemizde de kadına yönelik şiddet ciddi bir toplumsal sorunumuzdur. Şimdi şuanda çok değişik yerlerde hemcinslerimiz şiddete maruz kalıyor olabilirler. Şiddet din dil, ırk, milliyet, coğrafya, eğitim tanımıyor. Kadına şiddet tüm insanlığın ortak sorunu. Şiddetin türü, tipi ülkeden ülkeye değişse de sonuçta üzülerek ifade ediyorum ki şiddetin mağdurları kadınlar ve çocuklar aramızda beyler var üzerlerine alınmasın ama uygulayıcısı da erkeklerdir. Kadını fiziksel, ruhsal, sosyal, ekonomik açıdan olumsuz etkileyen şiddet, şiddetin her türü ve tehditti kadınların korkmasına, güvensizlik duymasına ve toplumsal yaşamın her alanında başarısız olmasına nende oluyor. Şiddet korkusu, kadınları öyle bir baskı altına alıyor ki kadın kimlik sorunu yaşıyor. Kadın kendisine olan öz güvenini kaybediyor, kendisini geliştiremiyor. Hepimizin barındığı, beslendiği, kendimizi güvende hissettiğimiz ailenin içinde var olan şiddet ise fazlası ile gerek çocuk, gerek kadın için incitici ve yaralayıcıdır.”
* “Hiç bir çocuk şiddete tanıklık etmemesi gerekiyor”Hiç bir çocuğun şiddete tanıklık etmemesi gerektiğini belirten Civelek; “Bir kez babasının, annesine karşı uyguladığı aşağılayıcı davranışı gören çocukların bütün bir yaşamı olumsuz etkileniyor. Ailede şiddete tanık kız çocuğu var ise şiddeti bir kader olarak kabul ediyor. Çaresizlik içerisinde öğreniyor ki 'babamda annemi döver de, bu benim kaderim' diyor. Biz çocuklarımız için her platformda onları umudumuz olarak tanımlıyoruz. Şiddet ortamında büyüyen çocuklarımız bizi her zaman için endişelendiriyor. Yapılan çalışmalardan biz şunu biliyoruz, şiddete takın olan çocuklarımız ruhsal davranış bozukluğu sergiliyor. Kendileri ve çevreliyle barışık değiller, derslerinde başarısızlar ve ileriki yaşamlarında şiddet uygulamaya, şiddete başvurmaya mehilliler” dedi.* “Kadına yönelik şiddet yasalarımızda bir suçtur”Kadın ne yapıyor da şiddete maruz kaldığını dile getiren Civelek şöyle devam etti; “Kadın ne yapıyor da şiddete maruz kalıyor, şiddetin nedeni ne olabilir, neden şiddet yaşanıyor, şiddetin nedeni ne olursa olsun şiddet kabul edilebilir bir olgu değildi. İster yemeğini güzel pişirmesin, ister ütüsünü iyi yapmasın, ister kayınvalidesiyle görümcesiyle iyi geçinmesin, ister ekonomik yoksunluğu her gün söylensin. Bunlar şiddetin nedeni olamaz. Çünkü şiddetin nedeni yoktur, kadına yönelik şiddet yasalarımızda bir suçtur ve insan hakkı ihlalidir. Biz ülke olarak uluslar arası sözleşmelere taraf olduk, ulusal düzeyde de yasalarımızda öyle güçlendirmeler yaptık ki şiddetin önlenmesi, şiddetle mücadele edilmesi ve şiddet mağdurları kadınlarımızın korunması için. Ancak bizim kadınlarımız ne yapıyor, utandıkları, çekindikleri korktukları için yaşadıklarını, başlarına geleni maruz kaldıkları şiddeti kimseyle paylaşamıyorlar. Ne anneye söyleyebiliyorlar, Ne Babaya söyleyebiliyorlar, arkadaşlarına anlatabiliyorlar. Şiddet içlerinde bir eziklik, bir yara olarak kalıyor.”* Konferans, çeşitli sunumlarla devam ettiKırklareli Valisi Esengül Civelek’in konuşmasının ardından Konferans, çeşitli sunumlarla devam etti.Kırklareli İl Halk Sağlığı Müdürlüğü’nden Sosyal Çalışmacı Burcu Devrim Kahraman “Kadına Yönelik Şiddette Sağlık Bakanlığı Yaklaşımı” Kırklareli Barosu Yönetim Kurulu Üyesi ve Kadın Komisyonu Koordinatörü Av. Sevda Tandoğan “Kadına Yönelik Şiddetle Mücadelede Hukuki Yaklaşım” Kırklareli İl Emniyet Müdürlüğü’nden Asayiş Şube Müdür Vekili Ragıp Tunç “6284 Sayılı Yasa Kapsamında Kolluk Kuvvetleri tarafından uygulanan hizmetle ve son olarak Kırklareli Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdür Yardımcısı Erdoğan Kara “Aile ve Sosyal Politikalar Müdürlüğü Gözüyle Kadına Yönelik şiddetle mücadele” konulu sunumlar yaptı. (Kadir Sinici)
* “Hiç bir çocuk şiddete tanıklık etmemesi gerekiyor”Hiç bir çocuğun şiddete tanıklık etmemesi gerektiğini belirten Civelek; “Bir kez babasının, annesine karşı uyguladığı aşağılayıcı davranışı gören çocukların bütün bir yaşamı olumsuz etkileniyor. Ailede şiddete tanık kız çocuğu var ise şiddeti bir kader olarak kabul ediyor. Çaresizlik içerisinde öğreniyor ki 'babamda annemi döver de, bu benim kaderim' diyor. Biz çocuklarımız için her platformda onları umudumuz olarak tanımlıyoruz. Şiddet ortamında büyüyen çocuklarımız bizi her zaman için endişelendiriyor. Yapılan çalışmalardan biz şunu biliyoruz, şiddete takın olan çocuklarımız ruhsal davranış bozukluğu sergiliyor. Kendileri ve çevreliyle barışık değiller, derslerinde başarısızlar ve ileriki yaşamlarında şiddet uygulamaya, şiddete başvurmaya mehilliler” dedi.* “Kadına yönelik şiddet yasalarımızda bir suçtur”Kadın ne yapıyor da şiddete maruz kaldığını dile getiren Civelek şöyle devam etti; “Kadın ne yapıyor da şiddete maruz kalıyor, şiddetin nedeni ne olabilir, neden şiddet yaşanıyor, şiddetin nedeni ne olursa olsun şiddet kabul edilebilir bir olgu değildi. İster yemeğini güzel pişirmesin, ister ütüsünü iyi yapmasın, ister kayınvalidesiyle görümcesiyle iyi geçinmesin, ister ekonomik yoksunluğu her gün söylensin. Bunlar şiddetin nedeni olamaz. Çünkü şiddetin nedeni yoktur, kadına yönelik şiddet yasalarımızda bir suçtur ve insan hakkı ihlalidir. Biz ülke olarak uluslar arası sözleşmelere taraf olduk, ulusal düzeyde de yasalarımızda öyle güçlendirmeler yaptık ki şiddetin önlenmesi, şiddetle mücadele edilmesi ve şiddet mağdurları kadınlarımızın korunması için. Ancak bizim kadınlarımız ne yapıyor, utandıkları, çekindikleri korktukları için yaşadıklarını, başlarına geleni maruz kaldıkları şiddeti kimseyle paylaşamıyorlar. Ne anneye söyleyebiliyorlar, Ne Babaya söyleyebiliyorlar, arkadaşlarına anlatabiliyorlar. Şiddet içlerinde bir eziklik, bir yara olarak kalıyor.”* Konferans, çeşitli sunumlarla devam ettiKırklareli Valisi Esengül Civelek’in konuşmasının ardından Konferans, çeşitli sunumlarla devam etti.Kırklareli İl Halk Sağlığı Müdürlüğü’nden Sosyal Çalışmacı Burcu Devrim Kahraman “Kadına Yönelik Şiddette Sağlık Bakanlığı Yaklaşımı” Kırklareli Barosu Yönetim Kurulu Üyesi ve Kadın Komisyonu Koordinatörü Av. Sevda Tandoğan “Kadına Yönelik Şiddetle Mücadelede Hukuki Yaklaşım” Kırklareli İl Emniyet Müdürlüğü’nden Asayiş Şube Müdür Vekili Ragıp Tunç “6284 Sayılı Yasa Kapsamında Kolluk Kuvvetleri tarafından uygulanan hizmetle ve son olarak Kırklareli Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdür Yardımcısı Erdoğan Kara “Aile ve Sosyal Politikalar Müdürlüğü Gözüyle Kadına Yönelik şiddetle mücadele” konulu sunumlar yaptı. (Kadir Sinici)