Keşan Emek ve Demokrasi Platformu bileşenleri, 21 Ekim 2024 tarihinde Tekirdağ’ın Süleymanpaşa ilçesindeki Cumhuriyet Meydanı’nda bir araya gelerek, Türkiye’de geniş yankı uyandıran ve 19 özel hastanede 12 bebeğin ölümüne neden olan “Yenidoğan Bebek Çetesi” skandalına sert tepki gösterdi. “Yenidoğan Çetesi Özelleştirmenin Sonucudur. Özel Hastaneler Kamulaştırılsın” sloganıyla düzenlenen basın açıklamasında, sağlık sistemindeki özelleştirme politikaları hedef alındı.
Protesto Cumhuriyet Meydanı'nda Gerçekleşti
Saat 18:00’de toplanan grup, çeşitli dövizler ve sloganlarla özel hastanelerin kamulaştırılması gerektiğini vurguladı. Protestoya katılan vatandaşlar, kamuoyunda büyük tepki çeken bebek ölümlerinin sorumlularının cezalandırılmasını istedi. Basın açıklaması, Keşan Emek ve Demokrasi Platformu adına Uğur Özdağlı tarafından gerçekleştirildi.
Yakınını Kaybeden Vatandaşın Acı Dolu Konuşması
Basın açıklamasına katılan Irmak Demirel, adı geçen hastanelerden birinde tedavi gören yeğenini kaybettiğini dile getirerek duygularını paylaştı. Demirel, “Yeğenim gibi birçok masum çocuğun ve bebeğin ailelerine sabır diliyorum. Yaşananların peşini bırakmamalarını rica ediyorum” ifadeleriyle acısını ve tepkisini dile getirdi.
“Özelleştirmenin Sonucu: Sağlık Sistemi Çöktü”
Platform adına konuşan Uğur Özdağlı, sağlık sisteminin özelleştirilmesiyle çöküşe sürüklendiğini belirterek, “Bugün sadece yenidoğan bebeklerin değil, tüm sağlık sistemimizin çöküşünü yaşıyoruz. Özel hastanelerin çıkarları kamu sağlığının önüne geçti. Bu tablo, devletin sağlık alanındaki sorumluluğunu özel sektöre devretmesinin sonucudur” dedi.
Özelleştirmenin Faturası Ağır Oldu
Uğur Özdağlı, 2002 yılından itibaren özel hastanelerin hızla büyüdüğünü, kamu hastanelerinin ise geri planda kaldığını belirtti. İstanbul’da yoğun bakım yataklarının %65’inin özel hastanelerde olduğuna dikkat çeken Özdağlı, “Son 20 yılda kamu hastaneleri %18 büyürken, özel hastaneler %400 oranında büyümüştür. Bu tablo, sağlığın nasıl rant odaklı bir düzene dönüştüğünü gözler önüne seriyor” ifadelerini kullandı.
“Sağlık Sistemi Ticaretin Değil, Kamu Hizmetinin Parçası Olmalı”
Özdağlı, pandemi döneminde İspanya’da tüm özel hastanelerin kamulaştırıldığını, Türkiye’de ise bu süreçte özel hastanelere daha fazla destek sağlandığını hatırlatarak, “Sağlıkta ticaret olmaz! İnsan hayatı hiçbir zaman kâra endekslenmemelidir. Sağlık ve eğitim herkes için bir haktır, lüks değildir” dedi.
Halkın Sağlığı İçin Değişim Çağrısı
Uğur Özdağlı, sağlık sistemindeki çarpıklıkların bir an önce düzeltilmesi gerektiğini belirterek, şunları söyledi: “Sağlık Bakanlığı’nı halk sağlığını ve hekimlik değerlerini zedeleyen politikalardan vazgeçmeye çağırıyoruz. Herkese eşit, ücretsiz ve nitelikli sağlık hizmeti sağlanmalı, çıkar ilişkilerine son verilmelidir.”
Basın Açıklaması Sonunda Teşekkür Edildi
Basın açıklaması, Uğur Özdağlı’nın, “Katılım gösteren tüm vatandaşlarımıza ve basınımıza teşekkür ederiz” sözleriyle son buldu. Keşan’daki bu protesto, Türkiye genelinde yaşanan sağlık sistemindeki tartışmaları yeniden alevlendirdi.
Fotoğraf: Keşan Kent Konseyi
Kevser Çelik