HABER MERKEZİKamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu’nun (KESK) 21. Kuruluş Yıldönümü dolayısıyla Kırklareli’de bir etkinlik düzenlendi.9 Aralık 2016 Cuma günü saat 19.30’da Kırklareli Üniversitesi (KLÜ) Rektörlük Kültür Merkezi Salonu’nda düzenlenen etkinliğe; Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Kırklareli Milletvekili Turabi Kayan, CHP Kırklareli İl Başkanı Ünal Başkur, CHP Kırklareli Merkez İlçe Başkanı Gürcan Gültekin, Kırklareli Belediye Başkan Yardımcısı Mehmet Gider, Belediye Başkanı M. Siyam Kesimoğlu’nun eşi Sibel Kesimoğlu, KESK Kırklareli Platformu Dönem Sözcüsü Eğitim-Sen Şube Başkanı Ramazan Özenç, konfederasyona bağlı Sendikaların Şube Yöneticileri ile çok sayıda davetli katıldı.* “Tüm işçilerin ve emekçilerin ekonomik ve toplumsal çıkarları aynı”KESK’in 21. Kuruluş Yıldönümü etkinliği KESK Kırklareli Platformu Dönem Sözcüsü Eğitim-Sen Kırklareli Şube Başkanı Ramazan Özenç’in yaptığı konuşmayla başladı.Özenç, siyasal düşüncesi, dini inancı, dünya görüşü, ırkı, cinsiyeti ve ulusu ne olursa olsun tüm işçilerin ve emekçilerin ekonomik ve toplumsal çıkarlarının aynı olduğunu söyledi. İşçiler ve emekçilerin sendikal örgütlerde bu ortak çıkarlar etrafında birleştiklerini hatırlatan Özenç konuşmasının devamında şu ifadelere yer verdi; “İnsanların sendikal örgütlerde bir araya gelmelerinin öncelikli nedeni, daha iyi yaşam ve çalışma koşulları elde etme isteğidir. Sendikalar imzaladıkları toplu sözleşmelerle işyerlerinde çalışma koşullarını iyileştirmeyi amaçlarken, yaşam standartlarının yükseltilmesini ve sendikal güvencelerin geliştirilmesini de amaçlarlar. Tüm bunların yanında sendikalar; ülkenin geleceği, ekonomik, toplumsal ve siyasal alana ilişkin demokratik talepleri yönünde de eylemler ve etkinlikler gerçekleştirirler. Bunları yaparken farklı mücadele araçlarını kullanmak zorundadırlar. Bu araçlarından en önemlisi grevdir. Sendikalar ayrıca grev dışında da mitingler, yürüyüşler, tüketici boykotları, protestolar, kampanyalar yaparak mücadele ederler. Sendikalar tüm bu demokratik mücadele yöntemleriyle demokratik taleplerini yaşama geçirmeye çalışırlar.Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de kamu emekçilerinin örgütlenmesi ve sendikalaşması işçilerden daha sonra başlamıştır. Ülkemizde de Kamu Emekçileri 1960'lara kadar cemiyet, birlik ve dernek şeklinde örgütlenmişlerdir. 1961 Anayasası'nın 46 ncı maddesi önceden izin almaksızın sendikalar ve sendika birlikleri kurma hakkını kabul etmiştir. Bu kanun sonrasında ülkemizde 658 sendika kurulmuş ve kamu emekçilerinin yarıya yakını bu sendikalara üye olmuştur. Bu dönemde faaliyet gösteren sendikalardan eğitim emekçilerinin örgütlendiği Türkiye Öğretmenler Sendikası (TÖS) dışında hiçbir örgüt günümüze yansıyan, tarihte derin izler bırakacak bir sendikal birikim ve mücadele deneyimi taşıyamamıştır. 12 Mart darbesi sonucu kamu emekçilerinin örgütlenmesi yasaklanmış ve mevcut sendikalar kapatılmıştır. Daha sonra kamu emekçileri çeşitli dernekler bünyesinde örgütlenmeye devam etmişlerdir. 12 Eylül askeri darbesi öncesi dernek çatıları altında çalışmalarını yürüten kamu emekçileri o dönemlerde de demokrasi mücadelesinde etkin olarak yer almışlar ve demokratik toplumsal muhalefetin önemli bir bileşeni olmuşlardır. 12 Eylül 1980 askeri darbesi ile toplumun diğer emekçi ve sistemin muhalif kesimleri gibi kamu emekçileri de ekonomik sosyal ve siyasal hak kayıplarına uğratılmış zora, şiddete ve sindirmeye dayalı baskı altında tutularak örgütsüzleştirilmeye maruz kalmışlardır. 1982 anayasasının 90’ıncı maddesinin Kamu emekçilerine sendikal örgütlenme hakkı tanıdığı yönünde yapılan yorumlar ve açılımları kamu emekçilerinde de karşılığını bulmuş ve sendikalaşma çalışmaları başlatılmıştır. Yapılan çalışmalar sonucunda KESK kurulmuştur. KESK in devletten sermayeden bağımsız muhalif duruşu iktidarları sürekli rahatsız etmiştir. Siyasi iktidarlar KESK’i pasif ize etmek için ellerinden geleni yapmışlardır. KESK bu ülkenin tüm insanlarının ve emekçilerinin insanca bir yaşam mücadelesinin adıdır. Şiddet ve dehşeti ile emeğe, akla, bilime, kültüre ve sanata düşman karanlıkların sahipleri piyasa değerleriyle, sermayeleriyle, savaşa tapan ahlaklarıyla, kin ve nefret kusan ağızlarıyla kendilerinden öncekiler gibi er ya da geç tarihin çöplüğünde ki yerini alacaktır. Ama emeğin hakkını aldığı bir dünyaya inanan, eşit, özgür ve bir arada kardeşçe yaşam mücadelesi veren, gücünü fiili ve meşru mücadeleden alan KESK, kamu emekçilerinin hak ettikleri, özlemini çektikleri bir ülkeye ve dünyaya kavuşma mücadelesini kararlılıkla sürdürecektir. El etek öpmeden, sırtımızı bir yerlere dayamadan rüzgarın gücü ile değil rüzgara karşı durarak yükseltilmiş olan mücadele bayrağımız sonsuza kadar dalgalanmaya devam edecektir.”Yapılan konuşmanın ardından etkinliğin düzenlenmesine katkı sağlayan Kırklareli Belediyesi’ne bir plaket takdimi yapıldı. Plaketi Kırklareli Belediyesi adına Başkan Yardımcısı Mehmet Gider, KESK Kırklareli Platformu Dönem Sözcüsü Eğitim-Sen Şube Başkanı Ramazan Özenç elinden aldı. Diğer plakette etkinlikte konser veren Hüsnü Arkan’a takdim edildi. Gerçekleşen etkinlik Hüsnü Arkan’ın konserinin ardından son buldu. (Kadir Sinici)
Gündem
Yayınlanma: 12 Aralık 2016 - 08:50
KESK, 21. Kuruluş Yıldönümü'nü kutladı
HABER MERKEZİ Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu’nun (KESK) 21
Gündem
12 Aralık 2016 - 08:50
İlginizi Çekebilir