* “Yaşam Alanlarında RES İstemiyoruz”, “Bu Bizim Köyümüz”, “Önce Yaşam Döngüsü, Sonra Rüzgar Döngüsü”, “Ormanlarımız Yok Olmasın”, “Tehlikenin Farkına Vardık”, “Kulağıma Ses Geldi, Döndüm Baktım RES Geldi” diyen köylüler, RES’e “HAYIR” dedi.HABER MERKEZİ Kırklareli’nin Vize İlçesi’ne bağlı Küçükyayla Köyü Mevkii’nde yapılması istenilen RES Kapasite Artışı (ÇED) Halkı Bilgilendirme Toplantısı köylüler ve yöre halkının yoğun tepkisi ve protestosu nedeniyle başlamadan bitti. Daha önce kurulan RES’lerin yarattığı tahribatı gören ve yaşayan bölge halkı, toplantının yapılacağı köy kahvesi önünde adeta etten duvar ördüler.Küçükyayla Köyü Mevkii’nde Airres Elektrik Üretim San. Tic. A.Ş. tarafından yapılması planlanan “Airres-4 Rüzgar Enerji Santrali Kapasite Artışı” Projesi için, Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) Toplantısı öncesinde köylüler medya da toplandı. Toplantının yapılacağı kahvehane önünde ellerinde; “Yaşam Alanlarında RES İstemiyoruz”, “Bu Bizim Köyümüz”, “Önce Yaşam Döngüsü, Sonra Rüzgar Döngüsü”, “Ormanlarımız Yok Olmasın”, “Tehlikenin Farkına Vardık”, “Kulağıma Ses Geldi, Döndüm Baktım RES Geldi” gibi pankartlarla beklemeye başladılar. Toplantı öncesinde Küçükyayla Köyü sakinleri ve onlara destek için gelenler “Neden karşı olduklarına” dair görüşlerini bildirdiler.* Toplantı başlamadan bitti Toplantı saatinde, Küçükyayla Köyü Mevkii’nde Airres Elektrik üretim San. Tic. A.Ş. tarafından yapılması planlanan “Airres-4 Rüzgar Enerji Santrali Kapasite artışı” projesi için, Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) yönetmeliğinin 9’uncu maddesi gereğince Küçükyayla Köyü Köy kahvehanesinde yapılması planlanan “Halkın Katılımı Toplantısı”na ilgili kurum temsilcileri geldi. Toplantı mahallinde halkın yoğun ve ısrarlı tepkileri üzerine, toplantı yöneticisi müteaddit defalarca halkı bilgilendirmek istediğini söyledi. Ancak, yöre halkı ısrarla bilgilendirilmek istemediklerini ve bu yatırıma karşı olduklarını ifade ettiler. Tepkilerin devam etmesi ve halkın ısrarla bilgilendirilmek istemediklerini ifade etmeleri üzerine toplantı başlamadan bitti.* “Bizim ciğerlerimiz gider” Küçükyayla Köyü sakinlerinden 65 yaşındaki Müzeyyen Berber toplantı öncesinde köy meydanında; “Orman giderse bizim ciğerlerimiz gider, Trakya’nın bütün ciğerleri gider. Bizim yaşamımız biter. Bizim buralarının özelliği zaten ormanımız, Bir sürü ormanlar tahrip oluyor. Birileri para kazanacak diye biz ormanlarımızı vermek zorunda değiliz” şeklinde konuştu.Küçükyayla Köyü damadı olduğunu belirten ve İstanbul Haseki Hastanesi’nde çalışan Prof. Dr. Osman Akdemir köy meydanında toplanan kalabalığa rüzgar güllerinin sağlığa etkileri konusunda bilgi verdi. Dr. Osman Akdemir verdiği bilgide; “Biz yenilebilir enerjiye, rüzgar güllerine karşı değiliz ancak kuruldukları yerlerin yanlış olmasına karşıyız. İnsan sağlığı açısından bunların bugün 5 km’den yakına kurulması sakıncalıdır. Avrupa ülkelerinde artık bunları 5 km’den daha yakına kurulmuyor, denizlere kuruluyor. Bugün artık rüzgar gülü sendromu adı altında kabul edilmiş bir hastalık var. Bu uykusuzluk, huzursuzluk, kulak çınlaması, baş dönmesi, dengesizlik oluşturuyor. Ve bu yıllar içinde gerçekleşiyor. Biz bunu hissetmeyebiliyoruz. Sesini duymamıza bile gerek yok. Bu 20 Hers’in altındaki yaydığı frekanslar, dalgalar bizim beynimizi ve iç kulağımızı etkiliyor. Yeniden tekrarlamak istiyorum biz bunların kurulmalarına kesinlikle karşı değiliz. Yerleşimine karşıyız. İnsan sağlığı açısından, çevre sağlığı açısından belli bir mesafeden daha yakına kurulmalarını istemiyoruz” şeklinde konuştu.* “Vur eline, al lokmayı” Hakan Dedeoğlu; “Bugün buradaki halk, Trakya’nın her yöresinden gelen insanlar bu toprakların, doğanın kıymetini bilen insanlar olarak bundan sonraki aşamaya karşıyız. Şunun da altını çok net çizmek istiyorum. 2006 yılında TEMA Vakfında o günkü Enerji Bakanı Hilmi Güler ile rüzgar ve güneş enerjisinin önünü açan insanlardan biri de benim. Ancak nasıl ki bir evde tuvaletsiz ev olmaz ise, ancak o evin tutup ta misafir odasına bunu koyamazsanız, böyle bir rüzgar tribününü yerleşim alanının göbeğine getirip kimse koyma hakkına sahip değildir. Trakya insanı yıllardır “Vur eline al lokmayı” sıfatı ile tanıtılmış. Bu çok yanlış bir algıdır. Trakyalılar uysaldır, yumuşak huyludur ama akıllı insanlardır. Sanırım Ankara’dan burası farklı görünüyor ki bize de aynı şekilde birileri bizden ne denirse yapılmasını bekliyorlar. Buna biz bugünden itibaren burada itiraz ediyoruz. Hiçbir noktada memur mantığı ile bu işler yönetilemez. Çünkü valiler dahil memurlar en fazla birkaç yıl görev yapıyorlar ama biz burada ömür boyunca yaşıyoruz, çocuklarımızla sağlıklı şekilde yaşamak istiyoruz” dedi.* Vekil Kayan; “Topraklarınıza sahip çıktığınız için teşekkürler” ÇED Toplantısı’nda köylülere destek için gelen Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Kırklareli Milletvekili Turabi Kayan ise toplantı saati öncesi yaptığı konuşmada köylülere ve katılımcılara topraklarına sahip çıktıkları için teşekkür etti. Milletvekili Turabi Kayan yaptığı konuşmada; “Doğanıza, yaşamınıza, köyünüze sahip çıktığınızdan dolayı sizleri yürekten kutluyorum ve hepinize teşekkür ediyorum. Biz enerjiye elbette bir şey demiyoruz, enerjinin temiz olanına da hiçbir itirazımız yok. Ama enerji santralleri gelipte bizim yaşam alanlarımızı tehdit ediyor, bizim yaşamımıza engel oluyor ise o zaman biz buna müdahale ederiz, o zaman biz buna dur deriz. Çünkü binlerce yıldan beri bu topraklarda ecdadımızda yaşadı bizler de yaşıyoruz. Bu doğa aynı zamanda bizi besliyor, biz de aynı zamanda bu doğayı burada koruyoruz. Bizim yaşamımıza doğrudan müdahale edilirse ona da dur demek bizlerin, sizlerin en doğal hakkıdır ve yaşam hakkıdır. Bu yaşam hakkınızı hiç kimseye vermeyeceksiniz. Çünkü sizlere bu yaşam hakkını o santralleri kuranlar bahşetmediler. Bunlar elbette kurulsun ama sizlere zarar vermesin.* “Hayvanların da yaşam alanlarını korumak bizim görevimiz”Göçmen kuşlara da zarar veriyorsa o da bir tehlikedir. Biz bu dünyada yalnız değiliz, burada kurdu da olacaktır, kuşu da olacaktır. Onların yaşam hakkı da bizim gibi doğal yaşam hakkıdır. O canlıların kendilerini korumak gibi bir şansı yoktur. Onların yaşam alanlarını korumakta biz insanlara düşen en büyük görevlerden biridir. Ben özellikle şunu söylüyorum. İnsanoğlu bu güne kadar dişini tırnağına takarak, mücadele ederek yaşayıp bugüne gelmiştir. Enerji de, sanayi de yokken bu insanlık var idi. Şimdi insanlığın geldiği son noktada enerjiye de, sanayiye de ihtiyaç vardır. Bunun tersini söyleyecek değiliz. Ama insanoğlunun yaşamını tehdit edemez, engel olamaz, çalışma alanına, nefes alma alanına, iklimine zarar vermez” dedi.Küçükyayla Köyü’nde yapılması planlanan ancak tepkiler üzerine başlamadan sonlandırılan toplantıya; Kırklareli CHP Milletvekili Turabi Kayan, Vize İl Genel Meclis Üyesi Kenan Çiftçi, Vize İl Genel Meclis Üyesi Okay Şeran, CHP Vize İlçe Başkanı Ercan Özalp, DAYKO Vakfı Başkanı Nusret Türkkan ve Üyeleri, Vize insan Doğa Yaşam Derneği Başkanı Demir Aypar Erker ve Üyeleri, çevre köy, ilçe ve illerden vatandaşlar, siyasiler köylüye destek verdi.
Gündem
Yayınlanma: 22 Şubat 2017 - 08:50
Köylüler RES'e "HAYIR" dedi
* “Yaşam Alanlarında RES İstemiyoruz”, “Bu Bizim Köyümüz”, “Önce Yaşam Döngüsü, Sonra Rüzgar Döngüsü”, “Ormanlarımız Yok Olmasın”, “Tehlikenin Farkına Vardık”, “Kulağıma Ses Geldi, Döndüm Baktım RES G
Gündem
22 Şubat 2017 - 08:50
İlginizi Çekebilir