Pınarhisar Meslek Yüksekokulu (Pınarhisar MYO) Halkla İlişkiler ve Tanıtım Programı tarafından düzenlenen "Bulgaristan Türkleri ve Bitmeyen Göç" etkinliği, Pınarhisar Belediyesi Atatürk Kültür Merkezi'nde büyük bir katılımla gerçekleştirildi. Etkinliğin konuşmacı koltuğunda ise ünlü yazar Mehmet Türker yer aldı. Türker, Balkanlar’daki Türklerin tarihini ve Bulgaristan’daki Türklerin göç sürecini derinlemesine anlattı.
Balkanlar ve Bulgaristan’daki Türklerin Tarihçesi
Etkinliğin başında konuşmasına Balkanlar'da ve Bulgaristan’da Türklerin tarihine dair bilgiler vererek başlayan Mehmet Türker, Bulgarlar ne kadar Türkleri kan kardeşi olarak kabul etmese de, Türklerin Bulgarlar için bir Türk boyu olduğunu ifade etti. Türker, Bulgaristan'daki Türklerin Pomaklar, Proto Bulgar, Peçenekler ve Komalılar olarak tarihsel bir sınıflandırmaya tabi tutulabileceğini belirtti. Bu sınıflandırma, Türklerin geçmişteki izlerini günümüze taşıyan önemli bir referans oldu.
Bulgaristan Türklerinin Popülasyon Değişimi ve Asimilasyon Politikaları
Mehmet Türker, özellikle 93 Harbi ve Balkan savaşları sonrasındaki dönemde Bulgaristan Türklerinin nüfusunun nasıl değiştiğini istatistiksel verilerle anlattı. Konuşmasında, Birinci Dünya Savaşı sonrasında iktidara gelen Komünist Parti’nin kültürel asimilasyon politikalarına da değindi. Türker, bu dönemde Bulgar hükümetinin ideolojilerini empoze etmek için gazeteleri nasıl kullandığını ve bu politikaların, Bulgaristan Türklerinin kimliklerini nasıl etkilediğini detaylı bir şekilde izleyicilere aktardı.
Bulgaristan Türklerinin Kimlik Mücadelesi ve Belene Kampı
Yazar Türker, 1949 yılında kurulan Belene Kampı'na kapatılan Bulgaristan Türklerinin yaşadığı zorlukları anlatarak, burada yaşanan asimilasyon sürecini detaylı bir şekilde açıkladı. Türker, ailesiyle birlikte bu kampta kaldığını ve Türklerin kimliklerini muhafaza etmek adına Medresettün-Nüvva ve Nuri Turgut Adalı'nın gösterdiği mücadelenin büyük bir önem taşıdığını vurguladı. Bu mücadelenin, Bulgaristan’daki Türklerin tarihsel kimliklerini koruma adına önemli bir adım olduğuna dikkat çekti.
Türkiye’nin Etkili Savunusu ve Bulgaristan’daki Mitingler
Türker, Nuri Turgut Adalı’nın Bulgaristan’daki zulme karşı Türkiye hükümetine yönelik bilgilendirmeleri ve Türkiye'nin uluslararası alandaki etkili savunusu sonrasında Bulgaristan Türklerinin hakları konusunda elde ettikleri bazı kazanımlardan da bahsetti. 1988-89 yıllarında Bulgaristan'da yaşanan hareketliliği ve bu süreçte Kuzeydoğu Bulgaristan ve Varna bölgelerinde düzenlenen mitingleri de anlattı. Bu mitinglerin, Bulgaristan Türklerinin özgürlük mücadelesinin simgesi haline geldiğini belirtti.
1989 Göç Hareketliliği ve Sonuçları
Mehmet Türker, 27 Mayıs 1989 tarihinde Bulgaristan hükümetinin Türklerin yurt dışına çıkabileceğini ulusal televizyondan duyurmasıyla başlayan göç hareketliliğinin etkilerini izleyicilere aktardı. Bu tarihten sonra Bulgaristan Türklerinin büyük bir kısmı Türkiye'ye göç etmeye başlamış ve göç süreci, tarihi bir dönüm noktasını oluşturmuştur. Türker, bu dönemde yaşanan değişimlerin ve göç sürecinin Türk kültürü ve toplumu üzerindeki etkilerini de vurguladı.
"Söndürülemiyen Meşale" Belgeseli ve Etkinlik Kapanışı
Konuşmanın ardından, Mehmet Türker'in yapımcılığını üstlendiği "Söndürülemiyen Meşale-Nuri Turgut Adalı’nın Hayatı" belgeseli izleyicilere sunuldu. Belgesel, Nuri Turgut Adalı'nın hayatını ve Bulgaristan Türklerinin mücadelesini derinlemesine ele aldı. Belgesel gösteriminin ardından, etkinlik soru-cevap bölümüyle devam etti ve katılımcılar, Mehmet Türker’e sorular sorarak daha fazla bilgi edinme fırsatı buldu. Etkinlik, ödül töreni ile son buldu ve katılımcılar, Bulgaristan Türklerinin tarihine dair daha fazla farkındalık kazandılar.
Fotoğraf: Pınarhisar MYO
HACER ZORTUL